Türkiye’de Diyetisyen Olmak: Mesleki Olarak Yaşadığımız Sorunlar

Diyetisyenlik, sağlıklı yaşamın bilimsel rehberi olmasına rağmen Türkiye’de hâlâ hak ettiği değeri tam anlamıyla göremeyen bir meslek. Bu durum, hem yeni mezunların hem de yıllardır sektörde olan uzmanların ortak şikayeti hâline geliyor. Peki, ülkemizde diyetisyen olmanın en büyük zorlukları neler?

İş İmkânlarının Sınırlılığı ve Rekabet Yoğunluğu

Her yıl binlerce genç, büyük bir heyecanla diyetisyenlik fakültelerinden mezun oluyor. Ancak mezun sayısındaki artışa rağmen, kamuda açılan kadroların sınırlı olması ciddi bir sorun yaratıyor. Özel sektörde ise maaş dengesizliği ve sigorta eksiklikleri sıkça dile getirilen problemler arasında.

Mesleğin Toplumdaki Algısı

Ne yazık ki hâlâ “diyetisyen = zayıflama hocası” algısı yaygın. Oysa diyetisyenlik sadece kilo verme değil; klinik beslenmeden sporcu diyetine, fonksiyonel tıptan çocuk beslenmesine kadar çok geniş bir alanı kapsıyor.

Kendi Yolunu Çizmenin Önemi

Tüm zorluklara rağmen, girişimci ve yenilikçi diyetisyenler fark yaratabiliyor. Sosyal medya, online danışmanlık ve içerik üretimi gibi alanlar, mesleği kendi çabasıyla büyüten pek çok uzmana fırsat sağlıyor.

Çözüm: Birlik, Farkındalık ve Sürekli Eğitim

Meslektaş dayanışması, doğru bilginin yayılması ve güncel bilimsel kaynaklara bağlı kalmak en güçlü savunmamız.

1 comment on “Türkiye’de Diyetisyen Olmak: Mesleki Olarak Yaşadığımız Sorunlar