Blog

Bağırsaklarımızı düzeltmeye çalışıyoruz, beslenmemize özen gösteriyoruz. Çeşitli takviyeler alıyoruz, hatta danışmanlıklar da alıyoruz. Okuyoruz araştırıyoruz. Hala bir şeyler eksik. Peki, nerede hata yapıyor olabiliriz? Öncelikle size uygun diyet türünü uygulamanız en önemli adım. Bunun için bir fonksiyonel tıp diyetisyeninden danışmanlık almanızı öneririm. Bunu belirlemek çok kolay değil, yaptırdığınız testler doğru sonuçlar veriyordur ancak diyetin nasıl olacağı konusunda

Bize kemik erimesinde direk süt ürünleri kullanmayı ve kullandırtmayı ezberlettiler. Bunu yapan ise endüstriydi. “Kemik erimesini önlemek için veya geriye çevirmek için süt ürünleri şarttır!” diyen tüm arkadaşlarıma samimice birkaç noktayı hatırlatmak istiyorum. İnsanın doğal yaşamında süt tüketimi yoktur. Çünkü doğada anne sütünden başka süt yoktur. Ayrıca anne sütünden başka hiç süt içmemiş eski insanların kemik ve dişleri, süt tüketen bugünün insanlarından açık ara farkla

Tiroit problemi yaşayanlar bunu iyi bilir. Yeterli aktif tiroit hormonunun olmaması nedeniyle kilo alımı, halsizlik, depresyon, dökülen saçlar, kilo verememe, cilt problemleri hatta cinsel isteksizlik ve kısırlığa kadar giden bir durum. Peki, ama neden böyle oluyor? Bunun nedenlerinin arasında psikoloji (içine atma ve ses çıkaramama), ağır metaller (özellikle cıva ve en önemli kaynağı amalgam dolgular), yüksek inflamasyon (bağırsak geçirgenliği ve tabi ki glüten konusu

“Benim glütene hassasiyetim yok, bu nedenle ekmek tüketebilirim ” SANMAyın! Aklınıza yapılan testlerin hassasiyetinin az, hatalı vb olması ihtimalini getirmenizi öneririm. Sizin için bu konuyu biraz daha açıyorum çünkü sizin gibi bilinçli insanların bilmesi gereken bilgiler bunlar: 1) Öncelikle glüten ile ilgili test standart olarak alfa gliadin antikor testidir. Güvenilirliği çok düşüktür. Şöyle ki, antikorlarınız varsa tamam siz ekmek tüketmemelisiniz. Ama yoksa tüketebilec