top of page
  • Yazarın fotoğrafıFBA

Neden Hala Yüksek Yağlı Diyetlere Kötü Çocuk Muamelesi Yapılıyor?

1960’lı yıllarda dağ gibi adamlar yolda yürürken aniden düşüp ölebiliyormuş. Bu gibi birçok kalp krizi vakası olunca Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Ancel Keys’den bunun neden kaynaklandığını araştırmasını istemiş. Ancel Keys, 7 ülke çalışmasını yapmış ve bu çalışma sonuçlarına göre yüksek yağlı beslenmenin kolesterol artışı ve kalp hastalıklarına neden olabileceği sonucuna varmış. DSÖ’de bunu tüm dünyaya ilan etmiş ve o gün bugündür bu böyle kabul edilmiş. Tabii ki daha sonraları bunu destekleyen birçok çalışma yapılmış. Bugün PubMed’de bu çalışmaları görmek mümkün. Peki, sizce bunu destekleyen bilimsel çalışmaların varlığı kanıt oluşturur mu? Eleştirilerimi yazayım:

  • Neden 7 ülke ile sınırlı tutuldu, neye göre seçildi?

  • Neden yüksek yağlı beslenmesine rağmen kalp hastalıkları sıklığı düşük olan Norveç gibi ülkeler çalışmaya alınmadı?

  • Tarih olarak ikinci dünya savaşının yaralarının sarıldığı günlere denk gelmesi verilerin doğruluğunu ne kadar yansıtır?

  • Verilerin toplandığı tarihin bazı ülkelerde paskalya zamanına denk gelmesi verilerin doğruluğunu ne kadar yansıtır?

  • Bazı yerlerde 7 gün bazı yerlerde 1 gün besin tüketim kaydı alınması neden göz ardı edilir?

Size daha da önemli bir sorum var. İstatistiklere göre cebinde çakmak taşıyanlarda kanser görülme riski yüksek çıkıyor. Sizce kanser riskini artıran şey çakmak mı? Başka bir şey mi? Toplumsal, epidemiyolojik çalışmalarda (cross sectional, cohort) bir ilişki bulunabilir ama nedensellik ilişkisi bulunmaz. İstatistiklere göre cebinde çakmak taşıyanlarda daha fazla kanser görülebilir ama buradan çakmağın buna sebep olduğunu iddia edemezsiniz. Sadece bir ilişkinin varlığından bahsedebilirsiniz. Yağ ile ilgili çalışmalar için de bu geçerli. Yüksek yağlı beslenen insanların diyetlerinde şu durumlar var: kızartma yağları, ayçiçek ve mısır yağları, ızgara et, unlu mamuller, şekerli yapay besinler, yetersiz sebze ve meyve tüketimi. Bu saydıklarımın hepsi kolesterol artırıcı ve kalp hastalıklarına davetiye çıkarıyor. Peki ya hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar? Siz hiç hayvan çalışmalarında kullanılan yüksek yağlı diyet örüntüsünü incelediniz mi? Ben inceledim. Bakın şöyle: kazein (alerjik protein), maltodekstrin ve sükroz (ikisi de dolaşım sorunlarına yol açar ve mikrobiyotayı bozar), domuz yağı, soya yağı (al bir de buradan yak!), sentetik vitamin ve mineraller… Bu diyet bağırsak geçirgenliğine sebep oluyor ve kalp hastalıklarında artışa (inflamasyon artışı) neden oluyor. Başlık ve sonuç kısmında “yüksek yağlı diyetler hasta ediyor” vurgusu yapılıyor. Eder. Doğru. Ama yağdan değil. Örüntüdeki kalitesizlikten ve hasta edici faktörlerden. Diyetiniz şöyle olsun: glütensiz, glisemik indeksi düşük tahıllar veya kurubaklagiller (günlük 5 yemek kaşığı kadar), yumurta, yağlı tohumlar (yer fıstığı hariç), sebzeler, meyveler, etler, zeytin ve zeytinyağı, avokado, hindistan cevizi ve yağı, baharatlar ve çaylar… İşte size sağlıklı diyet ! Siz ne düşünüyorsunuz?

0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page